Dervişoğlu, Ülkü Ocakları Başkanı’nın tehdidine Sinan Ateş’in vurulduğu yerde yanıt verdi: Adresimi bilemeyebilirler, onların en iyi bildikleri yerdeyim

T24 Haber Merkezi

İyi Parti lideri Müsavat Dervişoğlu, Ülkü Ocakları Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım’a Sinan Ateş‘in hayatını kaybettiği yerden cevap verdi. Dervişoğlu, kendisine yönelik saldırıların 22 Ekim’den itibaren başladığını belirterek, uğradığı tehditler nedeniyle yetkililerin harekete geçmesi gerektiğini söyledi. “Adresimi bilemeyebilirler, onların en iyi bildiği yerden basın toplantısını düzenliyorum” diye konuştu.

İyi Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, partisinin grup toplantısında Devlet Bahçeli’ye yönelik eleştirileri sonrasında Ülkü Ocakları Genel Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım’ın hedefi haline gelmişti.

Yıldırım, sosyal medyada paylaştığı videoda Dervişoğlu’na yönelik, “Müsavat, biz senin dansözlük yapma heveslisi olduğunu çok iyi biliyoruz. Sen git, tasmanı tutanları eğlendirmek için dansözlüğünü yap! Sabrımızı sınama; belanı da bizden bulma!” ifadelerini kullanmıştı.

“Adresimi bilemeyebilirler, onların en iyi bildiği yerden basın toplantısını düzenliyorum”

Dervişoğlu, Yıldırım’a cevaben 2 yıl önce Ankara’da Sinan Ateş’in suikasta uğradığı yerden yanıt verdi.

“Bu ahlaksızlığa cevap verirsem onlara paye vermiş olurum. Siyasi muhataplarım bellidir. Sorumluluğu olanları sorumluluklarını hatırlatmak için buradayım. Bir tehditle karşı karşıya bırakıldım. Adresimi bilemeyebilirler, onların en iyi bildiği yerden basın toplantısını düzenliyorum. Tehdidin üzerinden 16 saat geçti.

Üzerinden 16 saat geçmiş olmasına rağmen Cumhurbaşkanı, TBMM Başkanı, Adalet Bakanı, İçişleri Bakanı tarafından atılmış bir adım yoktur. Bir tweet’ten, dil sürçmesinden, köşe yazısından insanları sabaha karşı evinden alıp savcılığa götüren sorumlular bugün neden vaziyet almıyorlar bunun cevaplanmasını istiyor ve kendilerini görevlerini doğru biçimde yapmaya davet ediyorum.

“Korkuyorlar mı?”

Korkuyorlar mı? Öyleyse kimden? Bu katillerin, tehditkarların hamilerinden mi çekiliyorlar? Biz anayasal hakkımızı kullanarak siyaset yapıyoruz. Bu suçlar sıradan suçlar değil. Bazı insanların suç işleme veya suça azmettirme imtiyazları ve özgürlükleri mi var? Can ve mal güvenliğimiz TBMM’deki sıfatlarımızdan değil vatandaşlık haklarımızdan kaynaklanıyor.”

“Öcalan’a umut hakkı vaat edilecek ama Dervişoğlu Ankara’nın sokaklarında gezemeyecek öyle mi?”

Kendisine yönelik saldırıların Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim’deki Abdullah Öcalan açıklamasından sonra başladığını belirten Dervişoğlu, “Şahsıma yöneltilen saldırılar ne zaman başladı? Her şeyin miladı 22 Ekim’dir. Abdullah Öcalan’a TBMM’de kürsüde söz hakkı verilmesine talep edildiği noktada ona karşı duruşumdan dolayı bir tehdidin muhatabı oldum. Abdullah Öcalan TBMM’ye gelip konuşacak ona umut hakkı vaat edilecek ama Müsavat Dervişoğlu Ankara’nın sokaklarında gezemeyecek öyle mi? Havanızı alırsınız” dedi.

“Bu cüret nereden kaynaklanıyor?” diye soran Dervişoğlu, üniter yapının korunması ve demokrasi için mücadele edeceklerini belirtti ve şunları söyledi:

“Biz hep konuşan Türkiye ve demokrasi çağrısı yaptık. İktidara payanda olmakla yetindiği için MHP bizim siyasi rakibimiz ve muhatabımız bile değildir. Kendilerini bugün karşı karşıya bulundukları panik halinden uyanmaya davet ediyorum. Şahsımın tehdit edilmesi umrumda değildir. Üniter devlet yapımıza halel getirecek her adıma karşı çıkacağıma söz veriyorum.

Bu cüret nereden kaynaklanıyor? Nereden beslenmektedirler? Bu ucube rejim, tek adamlık anlayışı tetikçileri içeri yollayıp azmettiricileri dışarıda gezdiriyorsa yazıklar olsun bu memleketin adalet nizamına. Bizi yıldırmak, korkutmak istiyorlar. Biz ilk kez tehdit ve saldırıyla karşılaşmadık. Türkiye’de istibdata asla geçit vermeyeceğiz ve yolcuğumuzu adalet, eşitlik ve hürriyet için sürdürmeye devam edeceğiz.”

Ne olmuştu?

Ülkü Ocakları Başkanı Ahmet Yiğit Yıldırım, MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’ye yönelik “Biz seni topaç gibi kimlerin çevirdiğini biliyoruz” diyen Dervişoğlu’na karşı “Öptüğün o elin sahibinin evlatları sana öyle bir tokat vurur ki bir daha insan içine çıkamazsın” ifadelerini kullanmıştı.

Sosyal medya hesabından video paylaşan Yıldırım, Dervişoğlu’nu ‘kuduz köpek’ ve “Git tasmanı tutanlara dansözlük yap, belanı bizden bulma” sözleriyle tehdit etmişti.

Yıldırım’ın paylaşımını alıntılayan Sinan Ateş’in eşi Ayşe Ateş ise “Ne yaparsın Ahmet, Sinan gibi mi yaparsın?” diye sormuştu.

 

Related Posts

26 katlı binada korkutan yangın

Ankara’nın Çankaya ilçesinde 26 katlı bir binada çıkan yangına itfaiye ekiplerince müdahale ediliyor.

‘Tarihi konuşma’ denilmişti… Erdoğan beklenen açıklamayı yapıyor: Ne mesaj verecek?

Son dakika haberi… Cumartesi günü vereceği mesaj merak edilen AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan, saat 10.20 itibarıyla açıklamalarda bulunuyor.

Yiğit Bulut yaşamını yitirdi: Soylu’dan Bulut’un ailesine taziye ziyareti

TBMM İçişleri Komisyonu Başkanı ve AKP İstanbul Milletvekili Süleyman Soylu, İstanbul İl Sağlık Müdürü Doç. Dr. Abdullah Emre Güner ve AK Parti İstanbul İl Başkanı Abdullah Özdemir, tedavi gördüğü hastanede hayatını kaybeden Cumhurbaşkanı Başdanışmanı Yiğit Bulut’un ailesine başsağlığı ziyaretinde bulundu.

‘İmamoğlu’nu tecrit ederek mahkum etmek istiyorlar’

Avukat Yiğit Gökçehan Koçoğlu, diploma davasının bölünmesini şöyle yorumladı: “Bir an önce karar verilsin mantığıyla hareket ediliyor, siyasi bir takvim işletiliyor.”

Ukrayna’nın yeni Ankara Büyükelçisi Celal gündemi değerlendirdi: ‘İstiyoruz ki Karadeniz’de barış olsun’

Ukrayna’nın yeni Ankara Büyükelçisi Neriman Celal, Rusya ile ülkesi arasındaki savaşa ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Kiev yönetiminin müzakerelere hazır olduğunu belirten Celal, Türkiye ile Ukrayna arasındaki yakın ilişkilere de dikkat çekti ve Karadeniz’de barış istediklerini dile getirdi.

ATA Parti Genel Başkanı Zeybek’ten AKP’li Çamlı’ya: Alçakların soyundan gelenlerden ya da yolundan gidenlerden birilerinin 1923’e ‘darbe’ demelerinin şaşılacak bir yanı yok!

ATA Parti Genel Başkanı Zeybek’ten AKP’li Çamlı’ya: Alçakların soyundan gelenlerden ya da yolundan gidenlerden birilerinin 1923’e ‘darbe’ demelerinin şaşılacak bir yanı yok!